top of page
Ara
Yazarın fotoğrafıdeniznaz54

Bakış Açınızı Değiştirin

 

Bugün kendi düşünce tarzımdan ve bu düşünce tarzımın hayatıma olan etkilerini sizinle paylaşmak istiyorum. Daha sonraki yazılarımda size yol gösterebilmesi açısından ilk olarak nasıl başladığımdan bahsedeceğim.

Yeni bir şeye başlamak gözünüzde belki büyüyor olabilir. Buradaki önemli olan şey bakış açınız. Eğer zor olacak diye bakarak başlarsanız daha da yapılamaz gibi bir şeymiş gibi kafanızda büyüyecektir fakat bakışınızı bunun hayatınıza getireceği avantajlara çevirirseniz her şey çok daha basit olacaktır. Aslında burada sizi zorlayan şey konfor alanınızın dışına çıkmaya çalışıyor oluşunuzdur çünkü oturduğunuz yerden kalkıp harekete geçmeniz gerekiyor. Zor olacağını kabul ediyorum, kesinlikle kolay olmayacaktır fakat bırakmayıp devam ederseniz çok daha mutlu olduğunuzu göreceksiniz. Bu belki 2-3 ayda olmayacak, zaman alacak ama aldığınız sonuç bu zorluklara değecek. Şimdi kendi deneyimlerimden faydalanarak bu süreçte önemli olarak gördüğüm yerlerden ve düşücelerimin nasıl negatiften pozitife geçtiğinden bahsetmek istiyorum.

Ben ilk hayatımda bir şeyleri değiştirmeliyim dediğimde önümde herhangi bir örnek yoktu; nasıl başlayabilirim, nasıl şeyler beni bekliyor diye düşündüğümde bu konular hakkında kafamda en ufak bir fikir oluşmuyordu. Çok fazla denedim, çok fazla hata yaptım. Bir yandan da üzülüyordum çünkü istediğim gibi olmuyordu, yapamıyordum. Burada yaptığım en önemli bir şey bırakmamak oldu. Aslında biraz da inat etmiştim çünkü başarısızlığı kendime yakıştıramıyordum, aklımda hep ben bu olacağım dediğim Deniz olmak vardı.

İlk başlarda zorlanmış olsam da hatalarımdan ders çıkartıp yoluma bakmaya devam ettim. Zaman geçtikçe alışmaya başladım, artık bazı şeyleri hayatıma daha iyi uygulayabiliyordum. Belki bulunduğum zaman içerisindeyken yaptıklarımın farkına varmıyordum ama öncesine baktığımda zor gelen hatta imkansız olarak gördüğüm şeyleri yapabildiğimi fark ettim. Bu farkındalığım yazı yazmaya başlayarak oldu. Yazı yazdıkça düşüncelerimin ve başarılarımın değiştiğini görmek beni daha çok motive ediyordu. O günden beri, yaklaşık 2 yıldır, bu yazı yazma işini hayatıma alışkanlık olarak kattım.

Kendimi geliştiriyordum fakat toplumumuz ve insanların düşünce yapısından da kaynaklı olarak insanlar " Neden yapıyorsun?", "Yapmak sana ne katacak?", " Boşuna yapıyorsun." gibi şeyler bana söylüyorlardı. İlk başlarda bunu çok önemsiyordum ve neden böyle dediklerini sorguluyordum. Fakat sonrasında onların yapamadıklarını yaptığımı fark ettim. Aslında bunu demelerinin sebebi başarımdan rahatsız olmalarıydı. Bu düşüncedeki, beni geri çeken insanlara kulaklarımı tıkadım ve yoluma bakmaya devam ettim. Benim buradan çıkardığım en güzel ders insanların beni düşürmesine izin vermemek ve kendi yoluma bakmayı öğrenmek oldu.

Artık 10 aylık bir süre geçmişti, kendi içimde de bir şeyleri yaptığımı hissediyordum. Ama sadece kendi içimde olması bana yeterli gelmiyordu. Bu yüzden bu değişiklikleri hayatımda daha nesnel bir şekilde görebilmek için akademik, ruhsal ve spor alanında kesin kararlar vererek yolumu çizmeye başladım. İlk başlarda verdiğim bazı kararlardan pişmanlık duyuyordum fakat daha sonrasında okuduğum "Gece Yarısı Kütüphanesi" kitabı, pişmanlık duygusuna olan bakış açımı tümden değiştirdi. Bu kitaptan sonra yaşadığım şeylere keşke olarak bakmak yerine olaylara “Evet, böyle oldu ve verdiğim kararın sonuçlarını tümüyle hayatıma kabul ediyorum” diye bakmaya başladım. Çünkü keşke dediğiniz o hayatın size ne getireceğini bilmiyorsunuz, belki de sağlığınızı kaybedeceksiniz veya hiç olmasını istemediğiniz bir şey ile yüzleşeceksiniz. Önemli olan şuan bulunduğunuz zamanda nasıl ve nerede olduğunuz, içinde bulunduğunuz zamanın değerini bilin.

Tabi ki bu yazdıklarımdan çok daha fazlası var fakat bu yazıda genel olarak benim hayatımın dönüm noktaları olan şeylerden bahsetmek istedim. İlk olarak size net önerim üşenmemeniz ve hep hayatın içinde olmanız çünkü kalkmadan izlediğiniz o dizi veya saatlerce baktığınız sosyal medya hesaplarınız zamanınızı çalmak dışında size başka bir şey vermeyecektir. Önemli olan şey hayatınızdaki dengeyi sağlayabilmek, bu ince çizgiyi bulduğunuz zaman dizi izlemeniz de sosyal medyaya bakmanız da sizden bir şey götürmeyecektir. Bu kadar anlattığım şeyden sonra başlamaktan korkabilirsiniz. Başlangıçlar her zaman zordur çünkü konfor alanınızı zorluyor oluyorsunuz ama unutmamak lazım ki konfor alanından başarı elde edemezsiniz. Son önerim, ki bence en önemlilerinden biri, kimsenin sizi düşürmesine izin vermeyin. Siz sadece kararlılıkla yapmaya devam edin, sonucunu aldığınızda size "Sen yapamazsın." ,"Bunu mu yapıyorsun gerçekten?" diyenleri – ki bu kişiler genelde yaptıklarınız başaramayanlar olur- susturmuş olursunuz, bu kişilere verebileceğiniz en güzel cevap başarınızdır.

Kendinize güvenin ve çalışmaya başlayın. Yazımı benim örnek aldığım Kobe Bryant'ın şu sözüyle sonlandırmak istiyorum:


“Vazgeçtiğiniz an, bir başkasının kazanmasına izin verdiğiniz andır."


71 görüntüleme2 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Geri Dönüş

Herkese selamm. Kısa bir aradan sonra tekrardan yazı yazmaya başladığım için çok mutluyum. Herkeste olduğu gibi benim de yolumu bulmak da...

Başarıya Ulaşmak

Öncelikle başarı nedir diye başlamak istiyorum. Bu tanım tabiki kişiden kişiye göre değişebilir. Ben başarıya "En iyi olacağım." diyerek...

2 Comments


nusretcecen63
Jan 20

Tebrikler

Like

ardaaltay05
Jan 18

muthissin 👌❤️

Like
bottom of page